ÖN SÖZ
Beslenme, insanların temel ihtiyaçlarından biri olup sağlığın korunması,
geliştirilmesi ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi için vücudun gereksinimi
olan besin ögelerini yeterli miktarlarda ve uygun zamanlarda almak için bilinçli
olarak yapılması gereken bir davranış olarak tanımlanmaktadır. Beslenme
bilimi; tüketilen besinleri, bu besinlerin bileşiminin analizini, birbirleriyle
etkileşimlerini ve vücuttaki fonksiyonlarını hedef alarak gelişirken, diyetetik
bilimi, besinlerin hastalıklardan korunma ya da hastalıkların tedavisinde ne
tür bir beslenme planı ile sunulması gerektiğini temel alarak gelişmektedir.
İnsan yaşamı ve sağlığı için ön planda olduğu, bilimsel ve teknolojik gelişmelerle
beslenme ve diyetetik biliminin sürekli geliştiği, beslenme bilgilerinin
yenilendiği görülmektedir.
Küreselleşme sürecinde beklenen yaşam kalitesine ulaşmak için tüm bireylerin
ve toplumun beslenme bilincinin artırılması, sağlıklı beslenmenin yaşam
biçimine dönüştürülmesi gerekmektedir. Bu bağlamda gelişen ve hızlı
bir biçimde değişen dünyada bilgiye ulaşım kolaylaşırken, bilgi kirliliğinin
artması oldukça üzücüdür. Teknolojinin ilerlemesi, haberleşme kanallarının
artması ile bilgi çok hızlı ve kolay iletilir olmuştur. Bu açıdan bakıldığında
bir bilgiye kolay ulaşmak oldukça güzeldir. Ancak dezavantajı ulaşılan bilginin
kaynağı ve doğruluğu konusundaki tereddütlerdir. Bilgiyi ileten kanalların
artması ile bilgi kirliliği de ortaya çıkmıştır. Özellikle beslenme durumunu
etkileyecek veya beslenme tedavisine ihtiyaç duyulan kronik hastalığı olan
bireylerin bu bilgi kirliliğinden etkilenmemesi için beslenme tedavisinin bir
diyetisyen tarafından bireye özgü planlanması gerekmektedir. Bu nedenle
beslenme bilgisinin elde edildiği kaynağın doğruluğunu, güvenilirliğini ve
kullanılabilirliğini sorgulamakta yarar vardır. Bu durumda yaşam boyu tüm
bireylerin sağlığının korunması, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi, yaşam kalitesinin
artırılması ve sağlıklı yaşam biçiminin benimsenmesini sağlamada en
önemli görev “DİYETİSYENLERE’’ düşmektedir. Dolayısıyla Beslenme ve
Diyetetik alanında eğitim almaya başlayan genç diyetisyen adaylarının doğru
bilgiyi öğrenmesi, özümsemesi ve bunu mezun olduklarında meslek hayatlarında
kullanması çok önemlidir.
Bu kitap Beslenme ve Diyetetik alanında eğitim almaya yeni başlamış
öğrencilerimize alanın temelini teşkil eden, alfabesi olan ‘’Beslenme İlkeleri
Laboratuvar Uygulamaları’’ dersinin önemi ve temeli, işin mutfağı anlatılmıştır.
Tüm öğrencilerin faydalanacağı bilgilerin tek bir kitapta toplanması ve
bilgilerin tüm meslek hayatında kullanılması ile halk sağlığına ve ülke ekonomisine
katkı sağlanacağı düşünülmektedir.
Kitabın faydalı olması dileğiyle……
Prof. Dr. Nevin ŞANLIER
Arş. Gör. Hande Gül ULUSOY
Doç. Dr. Aybuke CEYHUN SEZGİN